Makaleler

ŞEREFE KARŞI SUÇLAR (TCK 125-131)

Şerefe karşı suçlar, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun kişilere karşı suçlar kısmının sekizinci bölümünde düzenlenmiştir. Kanuna göre şerefe karşı suçlar

  • hakaret,
  • haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret,
  • kişinin hatırasına hakaret,
  • cesede karşı yapılan tahkir edici fiil

suçlarından oluşur.

A.   HAKARET

125. maddeye göre bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, hakaret suçunu ika etmiş olur. Örneğin bir kişiye karşı yapılan galiz küfürler, küçük düşürücü yakıştırma veya benzetmeler, kişiyi rencide edebilecek derecede fiil veya olgu isnat etmeler bu suç kapsamında cezalandırılır. Suçun temel şekli olan bu fiil kanuna göre üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça,onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Aksi halde bireylerin düşünce ve ifade özgürlüğü kısıtlanır ve böylece demokratik toplum düzeninin yapı taşı olan eleştiri kurumu zedelenmiş olur.

1.  Hakaretin yazılı, sesli veya görsel iletilerle işlenmesi hali

Failin, hakaret fiilini mağduru muhatap alacak şekilde sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlemesi halinde de aynı cezaya hükmolunur. Örneğin Tweet atmak, WhatsApp’tan mesaj göndermek, mağdurun Facebook paylaşımına hakaret içeren yorum yazmak vb suretlerle yapılan hakaret fiilleri de hakaret suçu kapsamında cezalandırılır.

2.  Cezayı artıran haller:

Hakaret suçunun;

A- Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,

B- Dili, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,

C- Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,

İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.

Her ne şekilde olursa olsun hakaretin alenen işlenmesi halinde ise ceza altıda biri oranında artırılır.

3.Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine hakaret

Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır. Yani tek bir fiilden ceza verilir ancak bu ceza artırılarak verilir.

4.  Mağdurun gıyabında (yokluğunda) hakaret

Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir. Hakaret sözlerinin, mağdur dışında en az 3 kişi tarafından işitilmesi gerekir ki fail hakaret suçu nedeniyle cezalandırılabilsin.

5.  Mağdurun belirlenmesi

Hakaret fiilinde mağdurun isminin açıkça belirtilmiş olması gerekmez. Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır. Bu konuyla ilgili Yargıtay kararı şu şekildedir:

“Sanığın hayvanlarını beslediği M… Köyü muhtarı olan katılan O.’a köy camisinin önünde “… Benim hayvanlarımdan kim rahatsız oldu, boynuzları bir yerine mi battı, beni kim şikayet ettiyse hayvanların boynuzu k…çına girsin, kim şikayet ettiyse lafım ona…” biçimindeki sözler ile hakaret ettiği, bu sözlerin tanıklar tarafından duyulduğu ve her ne kadar sanık hakaret içerikli sözlerinde katılanın ismini zikretmemiş ise de bunun katılana yönelik olduğunun herkes tarafından bilindiğinin tanık beyanları ile doğrulanması karşısında, TCK’nın 126/1. maddesinde düzenlenen; “Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğine ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksamayacak bir durum varsa hem isim belirtilmiş hem de hakaret açıklanmış sayılır.” hükmü karşısında, sanığın katılana hakaret ettiğinin kabulü ile hükümlülük kararı verilmesi gerekirken, hakaret içeren sözlerinin katılana yönelik olmadığı şeklindeki yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi,” [Yargıtay 18. CD. K. 2015/3572]

6.  Failin mağdura yönelttiği isnadın ispatı

Mağdura isnat edilen ve suç oluşturan fiilin ispat edilmiş olması halinde kişiye ceza verilmez. Bu suç nedeniyle hakaret edilen hakkında kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı verilmesi halinde, isnat ispatlanmış sayılır. Bunun dışındaki hallerde isnadın ispat isteminin kabulü, ancak isnat olunan fiilin doğru olup olmadığının anlaşılmasında kamu yararı bulunmasına veya şikayetçinin ispata razı olmasına bağlıdır.

Bununla beraber ispat edilmiş fiilinden söz edilerek kişiye hakaret edilmesi halinde, cezaya hükmedilir.

7. İddia ve savunma dokunulmazlığı

Yargı mercileri veya idari makamlar nezdinde yapılan yazılı veya sözlü başvuru, iddia ve savunmalar kapsamında, kişilerle ilgili olarak somut isnadlarda ya da olumsuz değerlendirmelerde bulunulması halinde ceza verilmez. Ancak, bunun için isnat ve değerlendirmelerin, gerçek ve somut vakıalara dayanması ve uyuşmazlıkla bağlantılı olması gerekir.

B.  HAKSIZ FİİL NEDENİYLE VEYA KARŞILIKLI HAKARET

Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir. Örneğin mağdura karşı bir suç işlenmesi esnasında mağdur faile hakaret yöneltmişse durum böyledir.

Bu suçun, kasten yaralama suçuna tepki olarak işlenmesi halinde ise kişiye ceza

verilmez. Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.

C.   KİŞİNİN HATIRASINA HAKARET

Bir kimsenin öldükten sonra hatırasına en az üç kişinin işiteceği şekilde hakaret eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Örneğin ölen bir kişiye sövmek suretiyle hakarette bulunulması bu suç kapsamında cezalandırılır. Yine bu halde de ceza, hakaretin alenen işlendiği takdirde altıda biri oranında artırılarak verilir.

D.   CESEDE YAPILAN TAHKİR EDİCİ FİİL

Ölen bir kimsenin kısmen veya tamamen ceset veya kemiklerini alan veya ceset veya kemikler hakkında tahkir edici fiillerde bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Örneğin ölünün naaşının mezardan çıkarılırıp cesedine zarar verilmesi hali bu suç kapsamında cezalandırılır. Ölenin ikinci dereceye kadar üstsoy ve altsoyu, eş veya kardeşleri tarafından şikayette bulunularak bu fiilin soruşturulması ve kovuşturulması sağlanabilir.

E.  SORUŞTURMA VE KOVUŞTURMA KOŞULU

Hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır. Yani bu suçların soruşturulup kovuşturulması için mutlaka kolluk veya Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulması gerekir. Devlet bu suçları kendiliğinden soruşturmaz. Ancak kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hakaret suçları ise şikayete tabi değildir. Cumhuriyet başsavcılıkları tarafından re’sen soruşturulur.

F.  MAĞDURUN ÖLMESİ

Mağdur, şikayet etmeden önce ölürse veya suç ölmüş olan kişinin hatırasına karşı işlenmiş ise; ölenin ikinci dereceye kadar üstsoy ve altsoyu, eş veya kardeşleri tarafından şikayette bulunularak hakaret fiilin soruşturulması ve kovuşturulması sağlanabilir.

Daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Yazar: Av. Sancaktar Devlet ÖZKUL / Stj. Av. Hasan TANDOĞAN

Diğer Makaleler